Muğla ve
Kömür Belası

 

 

 

Foto: Servet Dilber

Muğla ve Kömür Belası

Bir yanda masmavi denizi, gizli koyları, zeytin ağaçları, verimli tarım arazileri, antik çağlara uzanan tarihiyle adeta cennetten bir köşeymiş gibi Muğla. Öte yandan bu cennet, kömür madenleri için hoyratça yaşamın kökünden söküldüğü, köylerin boşaltıldığı, termik santrallerin tüm canlıları zehirlediği bir cehennemi içinde barındırıyor. Üç termik santral ve bu santrallerin linyit madenleri, son 35 yıl içinde bölgenin coğrafyasını, sağlığını, tarihini, kültürel dokusunu, ekonomisini, toplumsal yaşamını en sert şekilde etkileyen unsur. Üstelik kömür belası sadece Muğlalılar’ı tehdit etmiyor: Bölgede yaşam döngüsünü doldurmuş ancak özelleştirmelerle halen çalışmaya devam eden Kemerköy, Yeniköy ve Yatağan kömürlü termik santrallerinden çıkan kanser yapıcı tozlar, Aydın, Bursa, Uşak, Datça, Marmaris, Rodos’a hatta Akdeniz’in karşı kıyısına ulaşıyor, hepimizi hasta ediyor.

Bölgedeki termik santrallerin iklim maliyeti de kabarık. Şayet bu termik santraller 2018 – 2043 yılları arasında çalışmaya devam ederse atmosfere 328 milyon ton karbondioksit salımı daha gerçekleşecek. Linyit alanların genişlemesinden dolayı gerçekleşecek ormansızlaşmayla birlikte karbon yutağı alanlarının kaybolması da cabası….

Re:Common ve Kibrit Film ortak yapımı “Kömür Belası”, kömürün gerçek bedeline insan hikayeleri üzerinden ışık tutuyor. Seni de bölgeyi cehenneme çevirmek isteyenlere karşı ne pahasına olursa olsun toprağını, memleketini, cennetini savunanların hikayelerine ortak olmaya, Muğlalılar’ın sesi olmaya davet ediyoruz.

 

İzleyin

“(İnsanlar) geldikleri zaman bu cennetin içinde bir cehennemin varolduğunu, bacanın devamlı tüttüğünü ve zehirlediğini öğreniyor…”

Muğla ve Termik Santraller:

Doğayı, insan sağlığını, iklimi zehirleyen termik santraller ve kömür Muğla’nın da belası.
Muğla’da bulunan Yatağan, Yeniköy ve Kemerköy termik santralleri:

 

– Yılda 280 erken ölüme sebep oluyor. 1983 yılından 2017 yılı sonuna kadar üç santralin yarattığı hava kirliliğinin toplamda 45000 insanın erken ölümüne sebep olduğu tahmin ediliyor.


– 1983 – 2017 yılları arasında 360 milyon ton karbondioksit saldı. Şayet bu termik santraller 2043 yılına kadar çalışmaya devam ederlerse iklim maliyetleri artacak, atmosfere 328 milyon ton daha karbondioksit salacaklar.


– Etki alanları içinde kalan toplamda 880 sit alanını doğrudan etkileyerek toplumsal ve kültürel belleğimizi de yok ediyorlar. Ayrıca bölgedeki Stratonikeia ve Lagina arasındaki sit alanları, kömür çıkarma sahalarından en fazla etkilenen arkeolojik alanlardır. Stratonikeia antik kenti aynı zamanda UNESCO dünya miras adayıdır.


– Orman ekosistemlerini doğrudan etkiliyor. Her üç santralin tehlikeli atık sınıfındaki katı ve sıvı atıklarının biriktirildiği kül barajları toplam 300 hektarlk (470 futbol sahası) ormanlık alanı işgal etmekte. Bunun yanında Yatağan’da 21 bin hektar, Milas’ta 23 bin hektar alanda linyit maden ocağı tahsis edilmiş durumda. Önümüzdeki 30 yıllık süreçte maden ruhsat alanlarının tamamının işletmeye alınması durumunda Milas’ta 11200 hektar, Yatağan’da 7250 hektar, toplamda yaklaşık 30 bin futbol sahası büyüklüğünde orman alanı tahrip olacak.


– Yerli kömürden elektrik ürettikleri için “öncelikli yatırımlar” tarifesi üzerinden KDV istisnası, Gümrük Vergisi Muafiyeti, Vergi İndirimi, Sigorta Primi İşveren Hissesi Desteği, Yatırım Yeri Tahsisi ve Faiz Desteği’nden yararlanıyor. Bu durum ülke ekonomisine önemli bir girdi olan vergi kalemlerinin ödenmemesi demek.


– Bölgede yerinden edilmeleri tetikliyor. Geçtiğimiz yıllarda termik santrallerin elektrik üretimi için kömür madenlerinin işletmeye alınmasıyla bölgede 8 köy yer değiştirmek zorunda kaldı. Kapasite artırımı, ömürlerinin uzatılması ve maden ruhsat alanlarının işletmeye alınması planları gerçekleşirse 48 köyün halkı daha, köyünün olduğu gibi taşınması ya da zeytinlik, tarım, orman alanlarının istimlakı sonucunda yaşam alanlarını terk etmek zorunda kalacak. Bu da, Milas’ta 8.300, Yatağan ve Menteşe’de 20.400 olmak üzere toplamda 30 bine yakın insanın doğrudan veya dolaylı olarak yerinden edilmesi anlamına gelecek.


Daha fazla bilgi için:
– Kömürün Gerçek Bedeli Muğla
– Raporu indirin

 

Röportajlar

Bölgede yaşayanlarla gerçekleştirdiğimiz kısa röportajları burada bulabilirsiniz.

Tayyibe Demirel anlatıyor:
“Gelecek nesiller için mücadele ediyoruz”

Bilgi:

Kibrit Film

 

Kibrit Film eşitlik, adalet ve özgürlük temelinde toplumsal değişime katkı koyacak filmler yapmak için 2010 yılında yönetmen İmre Azem ve yapımcı Gaye Günay tarafından kuruldu. İlk yapımı olan “Ekümenopolis: Ucu Olmayan Şehir” (2011) belgeseli yurtiçi ve yurtdışında birçok ödül aldı. Seneler içinde KF tarafından üretilen onlarca kısa ve uzun metraj belgesel ve haber videolarına şuradan ulaşılabilir: vimeo.com/imreazem.


Re:Common

 

Re:Common, kar amacı gütmeyen bağımsız, İtalya merkezli çalışmalarda bulunan bir kurumdur. Doğal kaynakların aşırı tüketimi ve kamu ve özel sektörün altyapı projeleri sebebiyle küresel Kuzey ve Güney’de büyük tahribatlara yol açan, finanse edilmemesi gereken zararlı projelere karşı araştırmalarda bulunan Re:Common, aynı zamanda bu şüpheli / zararlı ekonomik faaliyetlere karşı kampanyaları da destekler. İngilizce daha fazla bilgiye ulaşmak için: recommon.org